Eşyalarını özensiz kullanan Mert, her zaman paspasın üzerine fırlatıp attığı ayakkabılarını, o sabah bulamaz.
Mert’in diğer ayakkabıları gibi çöpe atılmak istemeyen ayakkabılar, kaçmaya karar verir.
Ayakkabıların tek isteği köşedeki ayakkabı tamircisine gitmek, yırtıklarını onarmak, biraz boyanmak ve cilalanmaktır.
Ayakkabı tamircisiyle aralarında sadece tahta bir kapı kalmıştır.
Bir adım, belki iki adım sonra hayallerine kavuşacak, yine eskisi gibi tertemiz ve sapasağlam olacakken ayakkabıların başına hiç hesapta olmayan işler gelir. Atalarımızın da dediği gibi tam bir "evdeki hesap çarşıya uymaz," vakası vuku bulur.
İşte çocuk kitaplarının güzelliği tam da burada başlıyor, aynaya bakıp kendimize baktığımız anda... Yani hikayeden yola çıkarak kendimizle konuştuğumuzda...
Acaba herhangi bir problemle karşılaştığımızda
ya da anlaşılmadığımızı düşündüğümüz anlarda biz nasıl bir yol izliyoruz?
Bizi rahatsız eden o şeyle yüzleşiyor muyuz yoksa ne yapsam boş diyerek kaçıyor muyuz?
**Peki kaçmak, her zaman bir çözüm müdür?
**Nelerden ve neden kaçıyoruz?
**Kaçmak ve gitmek aynı şey midir?
Eyvah! Ayakkabılarım Kaçıyor, bir #atmaonar hikayesi olmasının yanı sıra #sorumluluklar #iletişiminönemi #problemçözme gibi kavramlara değinen özellikle #çocuklarlafelsefe çalışmaları yapan arkadaşlarımın içinde çokça uyaranla karşılaştığı macera dolu bir okuma serüveni sunması açısından çok kıymetli.
Altı üstü çocuk kitabı deyip geçenler,
Mert’in diğer ayakkabıları gibi çöpe atılmak istemeyen ayakkabılar, kaçmaya karar verir.
Ayakkabıların tek isteği köşedeki ayakkabı tamircisine gitmek, yırtıklarını onarmak, biraz boyanmak ve cilalanmaktır.
Ayakkabı tamircisiyle aralarında sadece tahta bir kapı kalmıştır.
Bir adım, belki iki adım sonra hayallerine kavuşacak, yine eskisi gibi tertemiz ve sapasağlam olacakken ayakkabıların başına hiç hesapta olmayan işler gelir. Atalarımızın da dediği gibi tam bir "evdeki hesap çarşıya uymaz," vakası vuku bulur.
İşte çocuk kitaplarının güzelliği tam da burada başlıyor, aynaya bakıp kendimize baktığımız anda... Yani hikayeden yola çıkarak kendimizle konuştuğumuzda...
Acaba herhangi bir problemle karşılaştığımızda
ya da anlaşılmadığımızı düşündüğümüz anlarda biz nasıl bir yol izliyoruz?
Bizi rahatsız eden o şeyle yüzleşiyor muyuz yoksa ne yapsam boş diyerek kaçıyor muyuz?
**Peki kaçmak, her zaman bir çözüm müdür?
**Nelerden ve neden kaçıyoruz?
**Kaçmak ve gitmek aynı şey midir?
Eyvah! Ayakkabılarım Kaçıyor, bir #atmaonar hikayesi olmasının yanı sıra #sorumluluklar #iletişiminönemi #problemçözme gibi kavramlara değinen özellikle #çocuklarlafelsefe çalışmaları yapan arkadaşlarımın içinde çokça uyaranla karşılaştığı macera dolu bir okuma serüveni sunması açısından çok kıymetli.
Altı üstü çocuk kitabı deyip geçenler,
Sayfa sayısını azımsayıp gidenler,
Resimli kitap okumayacak kadar büyüdüğünü düşünenler ve de düşündürenler...
Kaçmayın!
Gitmeyin!
Künye:
Yazar: Meryem Ermeydan
Çizer: Eren Caner Polat
Editör: Özlem Kalabalıkoğlu
Yayınevi: Uçan Fil Kitap
Sayfa Sayısı: 28
Türü: Kurgu / Resimli Çocuk Kitabı
Resimli kitap okumayacak kadar büyüdüğünü düşünenler ve de düşündürenler...
Kaçmayın!
Gitmeyin!
Künye:
Yazar: Meryem Ermeydan
Çizer: Eren Caner Polat
Editör: Özlem Kalabalıkoğlu
Yayınevi: Uçan Fil Kitap
Sayfa Sayısı: 28
Türü: Kurgu / Resimli Çocuk Kitabı
Yorumlar
Yorum Gönder